Modern yaşamın işleyişi, ticaret, üretim ve sağlık gibi hizmetlerin gerçekleştirilmesi gibi her noktada elektrik en temel ihtiyaçlar arasında bulunmaktadır. Oysa çok yakın bir geçmişte hayatımızda elektrik bulunmadan dahi insanlar yaşamaya devam ederken, her şeyin daha kolay ve pratik bir hale gelmesi amacı ile elektrik icat edilmiş ve çok daha kullanılır bir hale getirilmiştir. Bu icadın ilk adımlarının atılmasında da aslında çok eski zamanlara uzanan bir kronolojiden bahsetmek dahi mümkündür.
Peki, elektriği kim buldu? Tesla ve Edison arasındaki tartışmanın nedeni ne? Elektrik nasıl ve ne zaman yaygınlaştı? İşte elektriğin kısa tarihi…

Elektriği Kim Buldu?
Elektriğin icadı ile ilgili dünya genelinde akla gelen ilk isimler Edison ve Tesla olsa da aslında bu önemli isimlerin yaşadığı 19. yüzyıldan çok daha öncesine dayanan bir elektrik geçmişinden bahsetmek mümkündür. Çünkü elektriği bulma ile ilgili tarihi ilk kayıtlar Antik Mısır dönemine uzanmaktadır. Bu dönemlerde elektrikli yılan balığı ile elde edilen şok etkisi metinlere geçirilmiştir. Sonrasında M.Ö. 600 yıllarında Antik Yunan’da da bazı çalışmalar yer alırken, net bir şekilde ise elektrik kullanılabilir bir kaynak olarak 1800 yılında Alessandro Volta tarafından bulunmuştur.
Elektriğin bulunması ile ilgili kronolojik bir sıralama yapılması gerekirse aşağıdaki liste takip edilebilir.
- Elektrik hakkındaki çalışmaları ile bilinen ilk isim M.Ö. 600 yıllarında yaşayan Miletli Thales olarak görülebilir. Thales, bir filozof olsa da kehribarı kürküne sürttüğünde statik elektrik ortaya çıktığını fark etmiştir.
- Elektrik bulunurken Thales sonrasında bu konu ile ilgili çalışma yapan kişiler o kadar nadir olmuş ki tarihi kayıtlara dahi geçmemiştir. Bu neden ile neredeyse 2000 yıl sonrasında elektriğin icadı ile ilgili en önemli yeni isim William Gilbert olmuştur. Gilbert ise bu dönemde atom içerisinde bulunan elektron parçacıklarından yeni bir kelime olarak elektrik kelimesini ortaya çıkarmıştır. Hatta farklı kavramlar olarak elektriksel çekim ile birlikte manyetik kutup ve elektrik kuvveti kavramları tarafından geliştirilmiştir.
- Gilbert sonrasında çok hızlı bir şekilde gelişim elde edilirken; 18. yüzyıl döneminde Benjamin Franklin önemli adımlar atmıştır. Yaptığı bir deney ile birlikte elektrik ve yıldırım gibi faktörlerin nasıl bir yol izlediğini takip etmiştir. Hatta bu sayede ilerleyen dönemde paratoner icat edilmiştir.
- 1800’lü yıllarda ise elektrik artık kullanılabilir şekilde Alessandro Volta tarafından icat edilmiştir. Volta sürekli akım ortaya çıkaran bir pil icat ederek, kullanılabilir elektriği ortaya koymuştur.
- Aynı yüzyıl içerisinde artık elektrik ile ilgili gelişmeler hızlanırken, Michael Faraday elektrokimya ile elektromanyetizma ilişkisini incelemiştir. İngiliz bilim adamı bu sayede bir elektrik motoru keşfederken; 20 asra ulaşmadan artık bu motor ile birlikte sanayide büyük bir gelişim ortaya çıkmıştır.
- Yine 19. yüzyıl dahilinde James Clerk Maxwell tarafından ise ışık, elektrik ve manyetik alanların aynı kaynaktan ortaya çıktığı keşfedilmiştir.
- Elektrik büyük bir gelişim gösterirken; 1879 yılında Thomas Edison dünyanın en büyük icatlarından birini geliştirmiştir. Bu icat akkor ampul olmak ile birlikte bu ampul ve diğer noktalarda elektriğin doğru akım(DC) sayesinde dağıtımı Edison tarafından yapılan çalışmalardır.
- Nikola Tesla ise Edison tarafından yapılan çalışmalar konusunda asıl mucit olarak dahi kabul edilirken, halen bu konuda tereddütler ve tartışmalar yer almaktadır. Ancak Tesla çok geniş çerçevede bir elektrik dağıtımı ve elektriğin ticari hale gelmesi için alternatif akım (AC) sistemini icat ederek dünyaya büyük bir hizmet sunmuştur.

Elektrik Çalışmalarında Edison ve Tesla Tartışması
Elektrik ilk olarak Alessandro Volta tarafından icat edilmiş bir yapıya sahip olsa da bugün günlük hayatta da kullandığımız elektrik akımı, doğru akım ve alternatif akım arasındaki avantaj/dezavantajları ile çok önemli bir konu oluşturmaktadır. Doğru akım Thomas Edison tarafından geliştirilen ve alternatif akım ise Nikola Tesla tarafından ortaya koyulan bir konudur.
Edison kullanıcıya elektriğin ulaştırılması noktasında doğru akım sistemini ortaya koyarken, yöntemde düşük bir voltaj yer alır ve kısa mesafede avantajlıdır. Tesla ise alternatif akım ile birlikte düşük bir kayıp sayesinde elektriğin dağıtılmasını ve yüksek voltajda üretim ile istenilen noktada düşük voltaja çekilerek ekonomik elektrik kullanımını ön plana çıkarmıştır. Akım konusunda ortaya çıkan bu rekabet ve farklılık öyle bir noktaya gelmiştir ki Edison alternatif akımı hayvanlar üzerinde öldürücü deneyler sırasında dahi kullanarak insanları doğru akım konusunda ikna etmeye çalışmıştır.
Tesla’nın geliştirdiği alternatif akım George Westinghouse tarafından da desteklenerek, 1900’lü yıllara gelirken kabul edilir ve avantajlı bir hale gelmiştir. Bu durum Edison ve Tesla arasındaki rekabetin elektrik kullanımında ve dünyada yaygınlaşmasında büyük bir evrim yaşamasını sağlamıştır. Özellikle alternatif akım günümüzdeki elektrik şebekelerinde ön plana çıkarken, Tesla uzun vadede büyük bir yarar sağlamayı başarmıştır.

Elektrik Nasıl Yaygınlaştı?
Elektrik ile ilgili çalışmalar Amerika’da ön plana çıkarken, yine ülkede elektrik kullanımının hızla artışı 1830’lu yıllardaki Samuel Morse icadı olan telgraf ile artmıştır. Sonrasında telefon hatları geliştirilirken, özellikle 1920’li yıllarda toplu bir aydınlatma için birçok eve elektrik ulaşmıştır. Hemen ardından 20. asrın ortalarında evlerde televizyon, buzdolabı ve çamaşır makinesi kullanımı için daha fazla elektrik üretimi ve dağıtımı yapılmaya başlanmıştır.

Türkiye’de Elektrik Ne Zaman Kullanılmaya Başlandı?
Ülkemiz tarihine bakıldığında ise elektrik Türkiye’ye 19. yüzyılın son dönemlerinde ulaşmıştır. Sonrasında ise 20. yüzyılın başlarında yavaşça yaygınlaşmaya başlarken; Osmanlı İmparatorluğu elektrik üretimi için adımlar atmıştır. Osmanlı döneminde elektrik ilk defa 1888 tarihinde Tarsus topraklarında kullanılmıştır. Alman bir şirket ilçedeki su değirmenlerinde elektrik üretirken, Anadolu elektrikle tanışmış ve 1910 yılında ise İstanbul’da elektrik kullanılmaya başlanmıştır.
Osmanlı İmparatorluğu döneminde 1914 tarihinde Silahtarağa Elektrik Santrali kurularak, İstanbul’da elektrik üretimi gerçekleştirilmiş ve kente dağıtım sağlanmıştır. Hemen sonrasında Cumhuriyet döneminde 1930’lu yıllarda birçok şehirde artık elektrik üretimi ve dağıtımı yaygınlaşırken, 1935 tarihinde ise Elektrik İşleri Etüt İdaresi kurulmuştur. Ardından 1950’li yıllarda Devlet Planlama Teşkilatı ve Türkiye Elektrik Kurumu ve 1970 yılında daha hızlı bir üretim yöntemi ile birlikte günümüze kadar ulaşan bir elektrik ve enerji sektörü ortaya çıkmıştır.

Elektrik Evlere Nasıl İletilmektedir?
Elektriğin icadı sonrasında yaygınlaşması ile birlikte elektrik enerjisi santrallerinde üretim yapılan enerji belirli bir yapı ile ev kullanıcısına ve ticari kullanıcıya ulaştırılmaktadır. Örnek olarak rüzgar enerjisi ile bir santralde elektrik üretimi yapıldıktan sonra bu elektrik enerjisi şebekeye dağıtılır. İletim şebekesinden geçen elektrik enerjisi kullanıcının bulunduğu bölgeye ulaşırken, burada bir trafo merkezine giriş gerçekleştirir.
Trafo merkezleri elektrik enerjisini kullanıcının yararlanabileceği gerilim değerlerine düşürerek, ev ve ticarethanelere sunar. Elektrik evinize ulaştığında ise ev girişindeki sigorta panellerinden geçerek miktarı ölçülür ve buna göre bir faturalandırma ile elektrik kullanımı sağlanır. Ülkemizde ev kullanıcısına ulaştırılan elektrik 200-220 volt aralığında olmak ile birlikte dünyanın birçok bölgesinde bu akım değeri değişebilmektedir.

Yaygın Elektrik Terimleri Nelerdir?
Tarih boyunca yapılan çalışmalar ile birlikte ilk olarak elektrik kavramı ortaya çıkarılırken, bu kavram doğal ya da üretilen bir kaynakta elektronların hareketi sayesinde oluşan enerji biçimi şeklinde tanımlanmıştır. Sonrasında atom içerisindeki elektron alışverişi elektrik yükü olarak adlandırılırken, bunun etrafında Edison tarafından doğru akım(DC) ve Tesla tarafından alternatif akım(AC) kavramları geliştirilmiştir.
Doğru akım tek bir yönde gerçekleşen ve her zaman aynı seviyede yük akışı bulunan elektrik akım çeşididir. Alternatif akım ise periyodik şekilde yön değişimi gerçekleştirerek bazen yüksek bazen düşük voltajda dönüşüm oluşturan ve uzun mesafede avantajlı bir elektrik iletimi oluşturan akım çeşididir. Akım türü her ne olursa olsun enerjinin ölçümü açısından da Kilowatt-Saat(kWh) kavramı kullanılır. Yani bir saat içerisinde kullanılan 1000 Watt anlamına gelen Kilowatt elektrik enerjisi gücü ile kullanıcının tüketim miktarı ya da ihtiyaç duyan tüketim miktarı tespit edilir.

Sıkça Sorulan Sorular
Elektriği ilk defa kim keşfetmiştir?
Elektrik öncelikle 1752 senesinde Benjamin Franklin sonrasında 1800’lü yıllarda bir pilin icadı ile Alessandro Volta sayesinde keşfedilmiştir.
Elektrik Nikola Tesla tarafından mı bulunmuştur?
Tesla elektriğin icadı değil daha verimli ve avantajlı bir şekilde kullanılması için çalışmalar yapmıştır. Örnek olarak alternatif akım en önemli keşifleri arasında bulunmaktadır.
Elektrik Thomas Edison tarafından mı keşfedilmiştir?
Thomas Edison halihazırda keşfedilen elektriğin kullanımı ile birlikte akkor ampul ve doğru akım gibi teknolojiler geliştirmiştir.
Elektrik Türkiye’de ilk defa ne zaman kullanıldı?
Türkiye’de elektrik ilk olarak İstanbul’da 1912 yılı ile birlikte kullanılmaya başlanmıştır.

